Hakkı Yeten (Baba Hakkı)
1910 yılında doğan Hakkı Yeten, Beşiktaş’a futbolcu, teknik direktör, başkan olarak yıllarca hizmet vermiş, adını tarihimize altın harflerle yazdırmış bir Beşiktaş efsanesidir. 1931 yılında kulübümüzün kurucusu Şeref Bey tarafından Beşiktaş’a kazandırılan Hakkı Yeten, takımımızın forvetinde özellikle sağ açık olarak yer aldı. Otoriter ve teknik oyunculuğuyla kısa sürede kaptan olan Hakkı Yeten, 17 yıl boyunca Beşiktaş formasını gururla taşıdı. Özellikle disipline verdiği önem nedeniyle “Baba” lakabını alan ve saha dışında da tam bir beyefendi olan Hakkı Yeten, oynadığı 439 maçta 382 gol kaydederek Beşiktaş'ın en golcü futbolcusu oldu. Hem Fenerbahçe'ye, hem Galatasaray'a 30 gol atan Baba Hakkkı, kırılması güç bir rekora sahiptir. 1948 yılında bir maçta taraftarın onu ıslıklamasından sonra “Bu formayı bana taraftar giydirdi. Şimdi onlar isteyince de çıkartırım” diyerek 38 yaşında futbol hayatını noktalayan Baba Hakkı, 1948-49 ve 1950-51 sezonlarında Beşiktaş’a teknik direktör olarak hizmet verdi. 1960-63 ve 1964-66 yılları arasında Beşiktaşımıza başkan olma gururunu yaşayan Baba Hakkı’yı 16 Nisan 1989 tarihinde kaybettik. Baba Hakkı, Süleyman Seba ile birlikte kulübümüzün onursal başkanı olan iki isimden biridir.
Şükrü Gülesin
Beşiktaşımızın unutulmaz futbolcularından biri de Şükrü Gülesin’dir. 14 Eylül 1922’de doğan Şükrü Gülesin, futbola kaleci olarak başladı, daha sonra forvet mevkiine geçti. 1940-41 yılında Beşiktaş’a transfer olan Gülesin, 10 yıl boyunca Beşiktaş'ta forma giydi. Bu dönemde 3 Millî Küme, 6 İstanbul Ligi, 2 İstanbul Kupası, 2 Başbakanlık Kupası şampiyonluğu yaşadı. Derbilerde Galatasaray'a 13, Fenerbahçe'ye 9 gol atma başarısını gösterdi. Üstün futbol yeteneğinin yanı sıra kornerden attığı goller ile ün kazanan Gülesin, 1950'de İtalyan takımı Palermo'ya transfer oldu. Bir sonraki sezon Lazio'ya, ertesi yıl tekrar Palermo'ya transfer olan Gülesin, İtalya Ligi'nde oynadığı 3 sezonda 79 maç oynadı, 36 gol attı. Futbolu bıraktıktan sonra bir dönem kulübümüzde yöneticilik de yapan Gülesin, 10 Temmuz 1977’de hayata gözlerini yumdu.
Necmi Mutlu
1937’de doğan Necmi Mutlu, futbola 1953 yılında kaleci olarak Beykoz'da başladı. 5 sezon boyunca Beykoz ve Kadırga'da oynadıktan sonra, 1958'de kendisine transfer teklifinde bulunan Galatasaray’ı reddederek, Beşiktaş'a gitmeyi tercih etti. 11 sezonda 241 maçla Türkiye 1. Ligi'nde Beşiktaş'ın kalesini en çok koruyan kaleci oldu. Oynadığı dönem boyunca 3 lig, 1 Cumhurbaşkanlığı, 2 TSYD Kupası şampiyonluğu yaşadı. Özellikle karşı karşıya pozisyonlardaki başarısı, refleksleri ve soğukkanlılığıyla döneminin en iyi kalecileri arasında yer aldı. Futbolu bıraktıktan sonra Beşiktaş'ta yardımcı antrenörlük ve kaleci antrenörlüğü yaptı.
Sabri Dino
Türk futbolunun unutulmaz kalecilerindendir. Futbola 14 yaşında Tarabya’da başlayan Sabri Dino, 1964 yılında Beşiktaş’a transfer oldu ve bu forma altında 194 lig maçına çıkarak efsaneleşti. 1966 ve 1967 yıllarındaki şampiyonluklarda büyük pay sahibi olan Sabri Dino, 12 kez A Milli formayı giydi. Unutulmaz kaleci, özellikle 13 Ocak 1973'te Napoli'deki Dünya Kupası grup eleme maçının kahramanı olarak anıldı. Bu maçta İtalya milli takımının yıldızlarına gol şansı vermeyen Dino, maçın 0-0 berabere bitmesinde başrolü oynadı. Sabri Dino, 14 Ocak 1990 günü vefat etmiştir.
Sanlı Sarıalioğlu
1945 yılında İstanbul’da doğan Sanlı Sarıalioğlu, futbola Beşiktaş Genç Takımı'nda başladı. Forvet mevkiinde görev yapan oyuncu, topa hakimiyeti ile tanındı. Futbol yaşamı boyunca sadece Beşiktaş forması giyen ve takımımızın kaptanlığı görevini üstlenen Sarıalioğlu, 14 yıl formasını giydiği Beşiktaş’ta tam 314 Lig maçımda 65 gol kaydetti. İlk kez 19 yaşında Türk Milli Futbol Takımı formasını giyen Sanlı Kaptan, 21 kez A Milli formayı giydi. 1975 yılında futbolu bıraktı. Halen spor yazarlığı yapan Sanlı Sarıalioğlu, bir dönem kulübümüzde antrenör, menajer ve yönetici olarak görev aldı.
Samet Aybaba
1955’te adana’da doğan Samet Aybaba, futbolculuk kariyerine İskenderunspor’da başladı. 1977/1978 sezonunda Beşiktaş’a transfer olan Aybaba, Beşiktaş'ta 11 yıl boyunca orta saha ve defansta yer aldı. Uzun süre takımımızın kaptanlığını yapan ve 334 lig maçında 7 gol atan Samet Aybaba, 2 Lig, 1 Cumhurbaşkanlığı, 1 Başbakanlık, 2 TSYD Kupası Şampiyonluğu yaşadı. 1988 Temmuz’unda jübile ile futbolu bıraktı. Samet aybaba, halen teknik direktör olarak Türk futboluna hizmet veriyor.
Rıza Çalımbay
Türk futbolunun ve Beşiktaş’ın “Atom karınca”sı, siyah-beyazlı takımımızın kaptanı, başarılarla dolu dönemimizin en önemli futbolcularından biri. Rıza Çalımbay, 1963 yılında Sivas’ta doğdu. Futbola Beşiktaş'ın altyapısında başlayan Çalımbay, futbol hayatını yine Beşiktayş forması altında noktaladı. 1980/1981 sezonunda A takım kadrosuna yükselen Çalımbay, tam 16 sezon giydiği siyah-beyazlı forma altında 494 lig maçında toplam 41 gol kaydetti. Rıza Çalımbay, 1. Lig tarihinde en çok forma giyen Beşiktaş'lı oyuncu unvanını elinde bulundurmaktadır. Orta sahanın sağında görev alan Çalımbay, gerçek anlamıyla bir görev adamıydı. Futbol yaşantısı boyunca sadece Beşiktaş forması giyen Çalımbay, yıllarca başarıyla takımımızın kaptanlık yapmıştır. 3 Türkiye Kupası, 4 Cumhurbaşkanlığı Kupası, 1 Başbakanlık Kupası ve 6 TSYD Kupası kazanan Rıza Çalımbay, 1996 Temmuz'unda jübile yaparak aktif futbola veda etti. 2005-2006 tarihleri arasında takımımızda teknik direktör olarak görev yapan Rıza Çalımbay, gerçek bir Beşiktaş efsanesidir.
Metin Tekin
Beşikaşlı taraftarın sevgilisi, “Metin-Ali-Feyyaz” üçlüsünün en önemli bileşenlerinden birisi, “Sarı Fırtına” lakabıyla takımımızın en golcü isimlerinden birisi... İnitilmaz oyuncumuz Metin Tekin, 1964 yılında İzmit’te doğdu. Futbol hayatına Kocaelispor'da başlayan Metin Tekin, kısa sürede sivrilerek, 17 yaşında, 1981 yılında Beşiktaş'a transfer oldu. Sürati ve çalımlarıyla taraftarlar ona "Sarı Fırtına" lakabını taktı. Beşiktaş'ta 320 lig maçı oynadı ve 47 gol attı. Derbilerde Galatasaray'a 8, Fenerbahçe'ye ise 13 gol atma başarısını gösterdi. Askerlik sebebiyle 1997 yılında Vanspor’da bir sezon kiralık olarak oynadıktan sonra siyah-beyazlı formayla jübilesini yaptı.
Ali Gültiken
1965 yılında İstanbul’da doğan Ali Gültiken, futbola Yücespor’da başladı. Daha sonra Beşiktaş Genç Takımı’na transfer olan Gültiken, 1984-1995 yılları arasında Beşiktaş A Takımı’nda oynadı. Başlangıçta takımda sağ bek olarak görev alan Gültiken, Gordon Milne tarafından santrfor mevkiinde görevlendirildi ve burada büyük bir başarı sergiledi. Metin-Ali-Feyyaz üçlüsünün önemli bir parçası olan ve çalışkanlığıyla ön plana çıkan Ali Gültiken, Beşiktaş'ta oynadığı 11 sezonda 92 gol attı. 1987-88’de 38 maçta 30 golle en yüksek performansını gösteren Gültiken,Avrupa gol krallığında altıncı sırayı aldı. Beşiktaş'ta 5 Türkiye Ligi Şampiyonluğunun yanı sıra, 3 Türkiye Kupası, 4 Cumhurbaşkanlığı, 1 Başbakanlık ve 5 TSYD Kupası şampiyonlukları yaşadı. 38 kez Türk Milli Futbol Takımı formasını giydi.
Feyyaz Uçar
1963’te İstanbul’da doğan Feyyaz Uçar, futbola Avcılar Klübünde başladı. Kısa sürede Beşiktaş Genç takımına şeçilen Uçar, 1982-1983 sezonunda A Takıma yükseldi. İlk 4 sezon haricinde 15 golün altına düşmeyen Uçar, 1989-1990'da da 33 maçta 29 golle 1. Lig'in gol kralı oldu. Avrupa Kupaları'nda da 6 gole imza atan Uçar, 320 lig maçında 170 golle, Beşiktaş'ın Türkiye Ligi'ndeki en büyük golcüsü oldu. Feyyaz Uçar, Beşiktaş’ta 4 Lig, 3 Kupa, 4 Cumhurbaşkanlığı Kupası, 1 Başbakanlık, 6 TSYD Kupası şampiyonluğu yaşadı. 25 kez A, 3 kez Ümit ve 2 kez Genç Milli Takım formasını giydi. Metin-Ali-Feyyaz üçlüsünün bir diğer bileşeni olan Feyyaz Uçar, 1997'de faal futbol hayatına son verdi. 100. yıl kutlamalarımızın yapıldığı 2002-03 sezonunda yardımcı antrenör olarak kulübümüze hizmet eden ve şampiyonluk sevinci yaşayan Uçar, tıpkı ali Gültiken ve Metin Tekin gibi Beşiktaş’taki kültürlü futbolcuların temsilcilerinden birisidir.
Daniel Amokachi
1972 yılında Nijerya’da doğan Daniel Amokachi, 1996 yılında Everton’dan Beşiktaş'a transfer oldu. 3 yıl boyunca Beşiktaş'ın formasını giyen Amokachi, o dönem için takımımızda en çok forma giyen yabancı oyuncu rekorunu kırdı. Nijerya seyahatlerinden geç dönmesi ve sıkça sakatlanmasından dolayı Türkiye'deki performansı beklenenin altında olsa da, güçlü fiziği, sürati ve tekniği ile Beşiktaş'ın unutulmaz futbolcuları arasına girdi.
Mehmet Özdilek
Nam-ı diğer “Şifo Mehmet”. 1966’da Samsun’da doğan Mehmet Özdilek, kariyerine Kahramanmaraşspor'da başladı. 1988 yılında Kahramanmaraşspor’da çok başarılı bir sezon geçiren ve takımını 1. Lig’e taşıyan Şifo Mehmet, sezon sonunda Beşiktaş'a transfer oldu. Oyun stili Belçika'lı Enzo Scifo'ya benzediğinden kendisine "Şifo Mehmet" lakabı takılan Mehmet Özdilek, 13 yıl aralıksız Beşiktaş formasını giydi. Beşiktaş’ta oynadığı 387 lig maçında 130 gol kaydeden Mehmet Özdilek, takımımızın uzunca bir süre kaptanlığını da yaptı. Takımımızda 4 lig, 4 kupa, 4 Cumhurbaşkanlığı, 1 Başbakanlık ve 5 TSYD Kupası Şampiyonluğu yaşayan Özdilek, milli formamızı da 31 kez giydi. Örnek kişiliği ve centilmenliğiyle taraflı tarafsız herkesin takdirini kazanan Mehmet Özdilek, 4 Ağustos 2001 günü AC Milan ile BJK İnönü Stadı'nda oynanan jübile maçı ile aktif futbol hayatına son verdi.
Pascal Nouma
Senegal asıllı Fransız futbolcumuz Pascal Nouma, 1972 yılında doğdu. 2000 yılında Lens’tan Beşiktaş’a transfer olan Nouma, eni kurulmuş bir takımla sezona çok iyi bir başlangıç yaptı. Hırsı ile kendini kısa sürede taraftara beğendirdi. Ancak Beşiktaş gibi o da sezonu aynı seviyede tamamlayamadı. Sezon sonunda Türkiye'den ayrıldı. Renkli medyatik kişiliği, oynadığı futbol ve tepkisini anında sahada göstermesi, bu takıma zarar verse dahi Beşiktaş'lı taraftarların sevgilisi oldu. Bir senelik Marsilya kariyerinden sonra Türkiye'deki ortamı bulamadığı gerekçesiyle hem de taraftarlarının yoğun istekleri ve gelmesi için yaptıkları baskı sonucu tekrar Beşiktaş'a transfer oldu. 20 Nisan 2003 günü oynanan Fenerbahçe maçında gol attıktan sonraki yaptığı hareketten dolayı Türkiye Futbol Federasyonu'ndan 7 ay men cezası aldı. Beşiktaş kariyerinde 44 maçta 22 gol atan Nouma, 2006 yılı içinde vizyona giren Dünyayı Kurtaran Adamın Oğlu adlı Türk filminde oynadı. Pascal Nouma hala taraftarımızın en büyük sevgilisi.