Cathy, üniversiteye giderken kaldığı yurt odasını üç oda arkadaşıyla paylaşıyordu. Üçü de çok hoş kızdı. Kızlara çıkma teklifi eden erkeklerin sayısı bir hayli fazlaydı. Kızlar, özel hayatlarını korumak amacıyla randevu verdikleri mekanı pek birbirlerine söylemezlerdi.
Bir yaz akşamı Cathy, daha önce hiç tanımadığı biriyle ravdevulaştı. Aslında randevuya pek gitmek istememişti. Çünkü iyi sonuçlanacağını düşünmüyordu. Yine de bu genci kendisine öneren arkadaşını kırmamak için randevuya gideceğine söz vermişti. Ve sözünü tuttu.
Cathy, buluşacağı genci mavi arabasından ve amblemli kazağından tanıyacaktı. Akşam saat 08.00′de Cathy buluşma yerine geldi. 8′i birkaç dakika geçe tarif edildiği gibi mavi bir araba sokağın köşesine yanaştı. İçindne çıkan amblemli kazak giymiş genç, “Özür dilerim, biraz geç kaldım. Trafik çok sıkışıktı” dedi. Her şey planlandığı gibi yürüyor görünüyordu.
“Önemli değil” dedi Cathy. Buluştuğu kişinin yakışıklı olması kendisini şaşırtmıştı. Ama bir yandan da seviniyordu.
Önce bir sinemeya gittiler. Film izlerken pek konuşmadılar. Sonra akşam yemeği için restorana giderken genç adam Cathy’ye “Bob’la nasıl tanıştınız?” diye sordu
“Bob mu? Bob da kim?” diye sordu.
“Bob da kim ne demek? Bob, buluşmamızı ayarlayan kişi” dedi genç adam. Bunu söylerke kaşlarını da çatmıştı.
“Ne demek istiyorsun” diye sert çıktı Cathy, “Buluşmamızı Jim ayarladı…”
“Jim mi?” dedi genç adam “Jim de kim?”
Sorular bir süre daha birbiri ardına döküldü dudaklarından. Sonunda olay çözüldü. Aslında Cathy, Jim’in ayarladığı kişiyle buluşacaktı. Büyük bir tesadüf eseri her ikisi de aynı yere randevuvermişler ve aynı şeyleri giyeceklerini söylemişlerdi.
Genç adam bir an bile vakit kaybetmeden Cathy’ye dönerek “Ben çok eğleniyorum, devam etmek ister misin?” diye sordu.
Cathy, “Tabi ki” dedi, genç adamın bu soruyu sorduğuna memnundu.
On yıl sonra bugün, Cathy ve o genç adam, üç güzel çocukla birlikte mutlu bir evliliği sürdürüyorlar.
Bazen hayatta tek yapmamız gereken kendimizi göstermek, orada olmak ve mucizenin gelişmesine izin vermektir
Paz Mart 01, 2009 12:55 pm